Eşik ve Sınır

E

“Kısa kes Aydın abası olsun” derler.

Hedefe giderken yaşadığımız büyük yanılsamalardan biri de; emeklerin karşılıksız kalma korkusudur. Şüphesiz bu herkes için üzücü bir durum. Madem üzücü, öyleyse neden yanılsama?

Süreç bakımından, emek ve karşılığı ikiye ayrılıyor. İlki sınır yani anlaşılır olanı. Düz bir yolda, görünen bir hedefe doğru ilerliyorsun. Her bir adımın, hem maddi hem de manevi karşılığı oluyor.

Diğeri ise tehlikeli olanı, yani eşik dediğimiz. Bir dağa tırmanıyorsun, zirveyi görene kadar yaptığın her şey birikim. Üstelik karşılığını belki de göremeyeceğin birikim.

Unutmadan “Eşik ve Sınır” yanılsaması çoğu zaman sabırla alakalıdır.

1 Yorum

2012′de Blogdan Kesitler | Oğulcan Orhan için bir yanıt yazın Yorumu iptal et

Oğulcan

Arşivler

Kategoriler